Bu yazıyı okumaya başlamadan önce sizce öz güvenin ne demek olduğunu düşünmenizi ve sizi etkileyen insanları öz güvenleri çerçevesinde değerlendirmenizi istiyorum.
Hayatın hatırlamadığımız ilk iki yılında özgüven gelişimi gerçekleşir. Bu iki senede yaşananlar, size olan yaklaşım ve yaşanan çevre çok önemlidir. Öz güvenin temelleri bu yıllarda ve ailede atılır. Bu sebeple öz güven eksikliği aile kaynaklıdır. Bu ilk iki senenin önemi ayrı olsa da çocukluğun ilerleyen dönemlerinde de öz güven gelişmeye devam eder. Bize de tüm hayatımız boyunca çocukluğumuzun yıkıntılarından kurtulmaya çalışmak düşer.
Öz güven nedirden çok ne değildir diyerek başlamak istiyorum çünkü öz güven bilinenin aksine dışa dönük olmak, fazla arkadaşa sahip olmak veya doğru kararlar verebilmek değildir. Bu nedenle çekingen çocuklar dışa dönük olmaya zorlanmamalıdır. Çünkü öz güven kendi gücüne güvenmektir. Kendine karşı iyi hisler beslemek, yardım istemekten çekinmemektir. Kendine güvenen kişilerin başladığı işlerde daha başarılı olduğunu gözlemlemek zor değildir. Bu sebeple başarıya giden yolda öz güvene ihtiyaç duyulduğu hep söylenir. Çocukluğunuzda öz güvene dair sağlam temeller atılmadığını düşünüyor olabilirsiniz fakat bu öz güven sahibi olamayacağınız veya öz güven gelişimine devam edemeyeceğiniz anlamına gelmiyor. Kaç yaşında olursanız olun öz güveninizi geliştirmek için geç kalmadığınızı hatırlatmak isterim.
Şu an öz güven eksikliğinizin olup olmadığını tartmaya çalışıyor olabilirsiniz. Öz güven eksikliği yaşayan bireylerin en yaygın yaşadığı sorunları söylemek gerekirse; en başta hayır diyememek, eleştirilere karşı hassas olmak, sürekli yapamayacağını düşünmek, sosyal ortamlara girmek istediği halde girememek, duyguları ve düşünceleri ifade etmede zorluk yaşamak… Örneğin kendine fazlaca iltifat edilmesini isteyebilirler çünkü kendileri hakkında olumlu şeyler duymak isterler veya tam zıttı olarak iltifat kaldıramayabilirler çünkü söylenenin aksi düşünüldüğünden karşıdakine inanmamak ve kaldıramamak da görülebilir. Bunlar bariz belirtiler olduğundan bunlara sahip olmasanız da küçük öz güvensizlikler yaşıyor olabilirsiniz. Öz güven eksikliğini yaşamak çok yıpratıcı olduğundan kişiler mutsuz olmaya daha yatkın olurlar. Hatta ilerleyen safhalarda sosyal fobi ve depresyona bile yol açabilir. Önüne geçebilmek için yapılacaklardan bahsetmeden önce öz güven eksikliğinin özel yaşantıda fark edilememesi mümkünken iş hayatında ve iş ortamında eksikliğinin hissedilmesinin daha kolay ve daha yaygın olduğunu da söylemek isterim.
Kişiler öz güvenini geliştirmek istiyorsa buna kendilerine iyi bakmaktan başlamalıdır. Daha sağlıklı beslenmek, uyku düzeni oturtmak, içinde iyi hissedilen kıyafetleri giymek buna yardımcı olacaktır. Küçük sorumluluklar alıp bunları yerine getirmeye çalışmak böylece işlerini yerine getirmenin mutluluğu ve başarma hissinin ortaya çıkması daha büyük işlere girişme cesaretini beraberinde getirecektir. Öz güven eksikliğinin ilerlemesini önlemek için iş veya okul hayatı dışında sosyalleşilmesi çok önemlidir. Kulüplere katılarak çeşitli kurslara üye olarak sosyal çevrenin genişletilmesi ve iletişim gücünün arttırılması iyi olacaktır. Kendinizi tanıdığınız kadar bu yolculuktan verim alabilirsiniz. Yetenekleriniz, düşünceleriniz ve hisleriniz doğrultusunda yapabileceklerinizi farkında olduğunuzda yaptığınız işlerde kendinize ve gücünüze güveniniz artacaktır. İş hayatında da bu geçerlidir. Çalışılan yer ve yapılan iş sizinle örtüştüğünde başarınızla birlikte öz güveniniz de pekişecektir. İşe yeni başladıysanız veya iş ortamınızı değiştirdiyseniz soru sormaktan ve hata yapmaktan çekinmek kendiniz için yapacağınız en kötü şey olacaktır. Kendinizin bir makine olmadığını hatırlamalı ve kendinize güvenerek sakin davranmanız gerekir. Kabul görmek uğruna kendinizi yıpratmanız öz güveninizi aşağı çekecektir. Tabi ki bunları yaşamanız ve hissetmenizden daha normal bir şey olamaz ama farkındalığınızı arttırarak önüne geçebilirsiniz.
Hepimizin kendine göre bir öz güven tanımı var. Gün içerisindeki hareketlerimizi, başarımızı etkileyen, ilişkilerimizin kurulmasını sağlayan öz güvenin tanımının ne olduğunu kendimce anlattım. Kendimizle barışmadan başarılı olabileceğimiz bir alan olmadığını düşündüğümden öz güvenimizi geliştirmek için ihtiyacımız olan öz sevgiyi kendimizden saklamamalıyız. Kendimizi sevmeden çıktığımız hiçbir yol bizi mutluluğa ulaştırmayacaktır.
Yazar: Nevra Pekgil – Arya Genç Üyesi