Hem pandemi hem de teknolojideki gelişmeler sigortacılık sektöründe de yeni nesil kavramlara hayat verdi. Son dönemde; siber, sorumluluk ve hayat sigortası gibi alanlara talep arttı. Emekli binbaşı Halil İbrahim Gülcüler ile emekli öğretmen Sevilay Gülcüler tarafından İzmir’de 1998’de kurulan Gülcüler Sigorta’nın ikinci kuşak temsilcileri Tuğçe ve Gökçe Gülcüler kardeşler de köklerini teknoloji ve finansal güçleriyle besleyerek büyümeyi hedefliyor. ODTÜ Kimya Mühendisliği mezunu Tuğçe Gülcüler ve İTÜ Uçak Mühendisliği’ni bitiren Gökçe Gülcüler, sektörel gelişmelerden sigorta etiğine ve aile işletmelerindeki sürdürülebilirliğe kadar birçok konuyu değerlendirdiler.
SEKTÖREL HAFIZA BÜYÜYOR
Sigorta teknolojilerindeki gelişmelerin sektöre etkileriyle ilgili bilgi veren Gökçe Gülcüler, teknolojik gelişmelerle prim fiyatlandırma mekanizmalarının daha adil hale geldiğini aktardı. Dinamik verilerin kullanılmasıyla kişiye özel sigortacılık kavramını doğduğunu söyleyen Gökçe Gülcüler, “Bu ürünler uygulanabilir hale gelmeye başladı. Sigorta sektöründeki bağımsız kurumların oluşturduğu büyük veri ve bu verinin anlamlı hale getirilmesiyle hasar süreçlerindeki suistimaller çok rahat tespit ediliyor. Bu da sigortacılığın temelindeki en önemli güç olan güven kavramını sağlamlaştırıyor. Herhangi bir coğrafyada sigorta sisteminin işlerliğinin mükemmelleşmesi, denklemdeki herkesin güvenilir olmasıyla mümkün. Burada hem kullanıcının hem müşterinin hem sigorta şirketlerinin güven odağını koruması çok önemli. Büyük veri yönetimi sayesinde suistimal ve kötü niyet engellenebiliyor. Sektörel hafıza büyüdükçe sigorta sistemi de Türkiye’de daha da gelişecek diye düşünüyorum” dedi.
PANDEMİ ÇOK ŞEYİ DEĞİŞTİRDİ
Finansal yatırım araçları olan BES ve hayat sigortalarına bakışla ilgili bilgi veren Tuğçe Gülcüler ise her sektörde olduğu gibi sigortacılıkta da makroekonomik dalgalanmaların satın alma adetlerini düşürdüğünü ve nakit para akışı yavaşladığını dile getirdi. Öte yandan gelir eşitsizliği, yakın zamanda yaşanan afetler ve pandemi, geleceğe yönelik ekonomik kaygıları arttırdığına dikkat çeken Gülcüler, şöyle devam etti:
TEKRAR ARTIŞA GEÇTİ
“Bireyler geleceklerini ve tabi bakmakla yükümlü oldukları aile üyelerinin geleceklerini koruyabilmek için çözümler arıyor. Devlet katkılı bireysel emeklilik uzun vadeli tasarruf aracı olarak çok güzel bir fırsat. Yüzde 30 devlet katkısıyla aylık yapılan ödemeler uzun vadeli olarak düşünüldüğünde çok güzel bir birikime dönüşüyor. Bir süredir durağan olan talepler yeniden artmaya başladı. Bunun yanında geri ödemeli hayat sigortası olarak geçen ve dolar kuru üzerinden yapılabilen hayat sigortaları da uzun vadeli yatırım aracı olarak kullanılıyor. Özellikle Türkiye ekonomisindeki dalgalanmadan etkilenmeden aylık bir yatırım yapıp bunu yıllarca biriktirmek isteyen kişiler bu ürünü talep ediyor. Böyle bir ürün size farklı karar alma özgürlüğü de sunuyor. Hem hayat sigortası satın almış oluyorsunuz hem de belli bir süre sonra yaptığınız tüm ödemeyi toplu şekilde geri alabilme seçeneğiniz var. Hayat sigortaları talepleri tüm dünyada pandemi nedeniyle azalmıştı. Hayati riskler konusunda artan bilinç ve küresel enflasyonla hayat sigortalarına olan talep 2022 yılında tekrar artışa geçti.”